İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Kızılay'daki yaşanan gelişmeleri gündeme getirdi. Örs, şu ifadelere yer verdi: “Yakın tarihimizin en büyük acısını yaşadık. Şüphesiz yaşadığımız bu felaketin izleri hep hafızalarımızda olacaktır. Enkaz altındaki yakınlarının gün geçtikçe azalan seslerini dinleyen çaresiz vatandaşlarımızı, kimsesiz kalan çocuklarımızı asla unutmayacağız. Cenazelerine kefen arayan aileleri, dondurucu soğukta bir çadırı günlerce bekleyen depremzedeleri asla unutmayacağız. Yaşanan felaket sonrası millet olarak büyük bir dayanışmayla birlik ve beraberlik örneği gösterdik, ‘Yaraları birlikte saracağız.’ dedik. Ancak şunu da söylemeliyim ki ne yazık ki felaket anından bugüne kadar birçok olumsuzluğun yaşandığına da şahit oluyoruz. Güzel vatanımızda ve dünyada yaşanan her türlü afet ve felakette yardıma koşan bu tarihî ve köklü kuruluşumuzu bir şirket gibi ya da küçük bir yandaş grubun kontrolünde olan bir dernek gibi yönetmeye kimsenin hakkı yoktur.”
ENGEL OLUNMUYOR
“Her derde deva, her yerde hazır ve nazır olan koskoca Türk Kızılay’ının bugün içine düşürüldüğü durum içler acısıdır. Kızılay’ın olumsuzluklarla ve usulsüzlüklerle gündeme gelmesi hepimizi derinden yaralamaktadır. Kızılay’ın AHBAP derneğine çadır satışı belgelerle ortaya konmuş ve taraflarca da doğrulanmıştır. Depremin en can yakıcı döneminde vatandaş ayazda çadır beklerken Kızılay onlara çadır göndermek yerine çadır satacak müşteri beklemiştir. Ne acı bir durumdur bu arkadaşlar? Yüz binlerce insanımız aç ve açıktayken bir numaralı görevi afetzedelere barınma ve beslenme yardımı sunmak olan Kızılay çadır ve gıda ticareti yapmıştır. Peki, Kızılay’ı bu hâle getiren, merhametin simgesi olan Türk Kızılay’ını kâr amaçlı şirkete çeviren, yandaşları için arpalığa dönüştüren iktidar ne yapmıştır? Olan biteni seyretmiştir ve seyretmektedir, bu büyük skandala, bu büyük rezalete sessiz kalmaktadır. Kızılay’ın itibarının yerle bir olmasına engel olunmuyor. Biz söyleyince ‘Acılar üzerinden siyaset yapıyorsunuz.’ diye yeri göğü iletenler bu meselede sesini çıkarmıyor.”