Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası yarı finalinde Göztepe'yi ağırladı ve sahadan 2-0 galip ayrılarak adını finale yazdırdı.
Bordo mavililerde Teknik Direktör Fatih Tekke maçın ardından basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Tekke'nin açıklamaları şu şekilde:
Takımımı tebrik ediyorum. Hak edilmiş bir galibiyet. Olmamız gereken bir yerdeyiz. Oyuncularımı kutlarım. Rakibimiz, sürekli baskıyı iyi yapan bir takım. Fakat önden baskısına karşı çok tekrarımız oldu. Açıkçası, ilk 10 dakika baskı yedik. Bu riski alırken karar bana aitti; kimilerine göre pahalı olabilecek bir risk. Bu baskıyı yapan taraf için de, baskıyı yiyen taraf için de geçerli.
Oyuncularıma maç öncesi söylediğim bir şey var: İlk şey cesaret olmalı, bu cesareti göstermeliyiz. 45 günde geldiğimiz nokta ortada, tüm oyuncularım gayet güzel iş çıkardı. Türkiye’nin iyi ve en büyük iki teknik adamından sonra buraya gelip, Trabzonspor’un yaşadığı en zor dönemde, 7 hafta sonunda elimizdekilere baktığımızda oyun bazen üzecek, bazen sevindirecek. Bugün sevindiren taraf oldu.
Oyuncularım antrenmanlarda ne gösteriyorsak, sahada onu yapmaya çalışıyorlar. Bitti, finaldeyiz, olmamız gereken yerdeyiz. Hafta sonu çok zor bir maç var; o maçtan da umarım 3 puan alarak ayrılırız. Normalleşmenin hemen hemen tamamı gerçekleşir. Göztepe’yi de tebrik ederim. Riski savunma, hızlı hücum, ikinci toplar... Onlar da iyi işler çıkardılar ama bugün biz daha iyiydik.
Aslında Fenerbahçe maçında da penaltı pozisyonu kırılma anıydı. Top bizdeyken istediğimiz anlar oluşmadı, beceremedik. Şöyle örnek verebilirim: Spontane oyunlarda maçı kazanabildiğiniz zamanlar olur, ama düzenli bir takım o düzenin içinde kendine güç katabilir diye düşünüyorum. Fakat futbol eğitimi buna Türkiye’de pek müsaade etmiyor.
Saha içinde yapmak istediğimizi nasıl yapabiliriz? Çünkü oyuncular buna cevap veriyor. Özellikle duran toplarda, taçlarda beklentinin çok altındaydık. Oyun belirgin olmak zorunda. Ben de öyle düşünüyorum; oyun belirgin olduğunda hatalar daha çok öne çıkıyor. Tekrara devam edeceğiz, oyunu kontrol etmemiz lazım. Bizim şu an mevcut oyuncularımızla beraber, tüm her şeyi düşündüğümde ve gördüğümde yavaş oynamamız gerektiğini anlıyorum. Bu da ancak pas ile olur.
Bence bir teknik adamın performansını ölçecek süre bu kadar kısa olmamalı. Oyuncularımın ciddi bir gayreti var; galibiyetlerin hepsi onlara, mağlubiyetlerin hepsi bana ait. İnsanlara şunu anlatmaya çalışıyorum: Set hücumu dediğimiz oyun, çok fazla tercih edilen bir oyun değil. Bunun için de ciddi bir süreye ihtiyaç var.
Kendi performansımı ölçerken antrenmanlara, maçlardan daha fazla önem veriyorum. Bu konuyla ilgili başka bir şey söyleyemeyeceğim.
Bu maç özelinde belki söylemem gereken şey, herkesin ihtiyacı olan bir galibiyet olduğudur. İnsanları biraz ümitlendirdi; bu duyguları hep beraber yaşıyoruz.
Bizim için dünyanın neresinde olursa olsun, “Bize her yer Trabzon” diyerek sahanın nerede olduğuyla ilgilenmiyorum. Sahanın çimi iyiyse, ben onunla ilgilenirim. Taraftarın orayı dolduracağını biliyorum. Hangi statta olduğu değil, kupayı kaldırdığımız yer önemli.
