HOŞ BULDUK…
Hoş…
Kafamda beyaza direnmiş birkaç tel siyah saçım, takati azalan dizlerim, yorgun ayaklarım ve yılgın yüreğimle…
Orta yaşın sahillerini çoktan geride bırakmış, hayat denizinde nice fırtınalara göğüs germiş eski bir adamım ya…
Olsun…
Yine de hayatın her mevsiminde, her deminde, yeni başlangıçlara yelken açmışlığım mutlaka vardır benim.
★
Umut, hangi yaşta olunursa olunsun, insanın elinden bırakmaması gereken en değerli pusuladır.
Bundan mütevellit şimdi…
Başta memleketim Trabzon’un dertleri olmak üzere, doğru, tarafsız, ilkeli, korkusuz ama ille de gücünü halktan alan bir habercilik anlayışı ile yeni bir maceranın kapısını aralıyorum.
Bu yolculukta kimsenin şakşakçısı olmayacağım, şerefim üzerine yemin ederim!
Yalan yok, iftira yok!
Özel hayata alçakça, hayasızca saldırmak asla yok!
Bu haber sitesinde bana ayrılan köşeyi üç beş kuruşluk çıkar için şantaj malzemesine dönüştürürsem, haksızlık karşısında diz çökersem, “Aman” dileyen mazlumlara sırt çevirirsem namerdim!
Bundan böyle konuşantrabzon.com’da sizlerleyim.
Bu satırlar, o yolculuğun ilk adımı, ilk nefesi, ilk selamıdır.
Haydi Bismillah!
AKSA'DA İŞLER AKSIYOR
Akşam saatleri…
Annemin tabiriyle, telefonum acı acı çaldı.
Karşımdaki ses, ürkek ama öfkeli bir tonla, “Bunun hesabını kime soracağız?” diyordu.
Sakin olmasını söyleyip, olayı en baştan anlatmasını istedim.
Dinledikçe öfkem arttı.
Zira mahalle sakininin korktuğu felaket başına gelmişti.
Akçaabat’a bağlı Yeşilyurt Mahallesi sınırlarındaki Mehmet Ağa Çayırı Mezrası’nda, çürümüş bir ahşap elektrik direği devrildi.
Ve sahipsiz bir köpek, tellerdeki akıma kapılarak oracıkta can verdi.
İddia o ki; Mahalleli, yetkili kurumu defalarca uyarmış.
“Direkler çürük, teller yere değiyor, elektrik sık sık kesiliyor, evlerimizdeki cihazlar sürekli zarar görüyor” içeriğinde çokça dilekçe vermiş lakin tehlike arz eden durumun giderilmesiyle alakalı ilgili kurumca en ufak bir adım atılmamış.
Gelinen noktada muhatabımız, bizatihi tanık olduğu olayı aynen şöyle anlatıyor:
“Direk zaten eğikti, teller yere sarkıyordu. Köpek tellere takıldı, bir anda titredi ve olduğu yere yığıldı. Göz göre göre öldü yahu! Alanda oyun oynayan bir çocuk olsaydı o da aynı durumu yaşayacaktı!”
★
Hasılı…
Burası bir köy, bir mezra ya da şehrin bir ücra noktası olabilir.
Lakin içinde bulunduğumuz bu çağda, topraklarımız hala böyle bir felakete adres olmamalı.
Mesele sadece can güvenliği de değil.
Voltaja bağlı arızalardan ötürü buzdolabı çalışmayan, şofbeni devreye girmeyen evler…
Akşam olunca sokak lambalarının yanmadığı, karanlığa gömülen mahalleler…
İhmaller silsilesiyle ortaya çıkan tüm bu olumsuzluklar, kimsenin kaderi olamaz.
★
Yetkililer, bu trajedinin sadece bir köpeğin ölümü olarak kayda geçmesine izin vermemeli.
Mehmet Ağa Çayırı Mezrası’ndaki çürümüş ahşap elektrik direkleri, yerle yeksan olmuş teller ve vatandaşı mağdur eden voltaj sorununa acil çözüm bulunmalı.
Hem bunlar lüks değil, yetkisini kullanmayan ilgisizlerin sürekli görmezden geldiği asli görevleridir!
★ ★ ★
Yazmak iyi gelir.
Bana;
“[email protected]” adresinden ulaşabilirsiniz.